Bu yazıyı okumadan önce daha önce kaleme aldığım “Yumuşak Güç ve Türkiye Markalaşması” yazımı okumanızı tavsiye ederim. Yazıyı buradan okuyabilirsiniz.
Made in Turkey >Turkey “Discover the Potential”
Türkiye’nin ticaret markası olarak geliştirilen yeni logo ve söylemi artık Turkey “Discover the Potential” olacak. Yani Türkiye’de üretilen ürünlerin üzerinde ‘Made in Turkey’ ibaresi kalkacak ve yerine bu logo gelecek. Yeni logo Saffron Brand Consultant tarafından tasarlanmış. (Logo ve şirket hakkındaki teknik detayları yazının en altında bulabilirsiniz.)
Yeni ticaret logosunun tasarımı hakkında birçok şey söylendi. Ben bu değişim durumuna “Logo”dan öte bakmak istedim. Yeni bir logo zaten belirlenmiş. Doğru veya yanlış, güzel veya kötü… Bunlar önemli etkenler ama bu logo kullanımını için anlamlı değiller. Yeni ticaret logosunu öne çıkaracak olan zannımca aşağıda bahsedeceklerimiz. Bunlar olmadan logonun bir anlamı yok.
Ürünlerin üzerinde yer alan ticaret logoların o ürünlere yönelik eğilimleri belirlediğini sanmıyorum. Bunun üzerine bir araştırma var mı bilmiyorum ama bu tespit kendimden ve çevremdeki gözlemlerimden çıkardığım bir sonuç. Doğru olduğuna da eminim. Ürünü aldıran şey o ürünün menşeini belirten logo tasarımı değil menşeinin kendisidir. (Bu söylediğim ticaret logosu için geçerli bir durum. Normal marka ve markalaşma süreçleri ile karıştırılmaması gerek.)
Aşağıdaki kurumsal bir markanın nasıl “Güçlü Marka” olabileceğini en basit şekli ile anlatımı yer alıyor. Burada dikkat edilmesi gereken kısım logodan önce süreçteki farklı dinamiklerin etkisi. O dinamikler üst kısımdaki yani içerisinde logonun da yer aldığı sürece etki ediyor. Logoyu yenileme sürecinden önce ülkemizde üretilen ürünlerin kalitesi, ülkemizdeki markaların yurtdışındaki algılanış biçimi, Türk markalarına olan güvene odaklı bir strateji haritası çizilse ve bunun üzerine markalar ile bir toplantı yapılsa (özellikle Turquality destekli markalar ile) bunlar açıklansa daha anlamlı olurdu. Sonrasında ortaya çıkacak bir logo değişiminin çok daha anlamlı olacağına eminim. Logo değişimi olması abesle iştigal bir durum değil ama bu denli abartılması, logo değişince çok önemli şeyler yapılıyor imajı verilmesi sanırım son zamanlarda ağızdan düşmeyen popüler söylem “Algı Yönetimi”nin bir sonucu.
Örneğin araba alırken Audi, Skoda veya Volkswagen’i iyi marka olduğu için tercih edilir ama bunun yanında Alman arabası olmasının tercihte en önemli kriter olması durumu da söz konusudur. Yani ülkenin oluşturduğu algı ürünlere, markalara etki eder birbirini tetikler. Bugüne kadar “Made in Germany” simgesine hiçbir zaman dikkat etmedim ve görmedim ama Alman markalarının hep kaliteli ve güvenilir markalar olduğunu bildim. Bu konu üzerine yazı yazmak için araştırma yaptığım sırada “Made in Germany” logosunu araştırdım ve logoyla ilk kez bu şekilde tanıştım. Bu eminim ki bir çok tüketici için mevcuttur ve “Türk Malı (Made in Turkey)” logosu içinde geçerli bir sonuçtur.
Türkiye, sanayileşememiş ve markalaşamamış bir ülke. Markalaşmaya logo yapmaktan başlarsak sanırım daha çok MARKALAŞAMAMA hikayesine şahit olacağız. Logo, ambalaj elbette önemli ama bir ürünün logosu, ambalajı ne kadar albenili olursa olsun “Made in China” yazısını gördüğünüzde ürüne, markaya karşı olan algıyı bir düşünün.
Made in Turkey, Made in China gibi menşei belirten simgeler ürünlerde maksimum 2 cm genişliğinde kullanılıyor. Yeni ticaret logomuz her yerde büyük ve ihtişamlı gösteriliyor fakat logoyu 2 cm’e indirdiğinizde anlatılan bütün anlamları bir anda kayboluyor. Özellikle kullanılan ürünlere göre de logo kullanımı değişim gösteriyor. Baskılı olarak bir kullanım söz konusu olduğunda bir nebze detaylara yer verebilmek mümkünken nakışta kullanıldığında bu detaylara yer verilme durumu söz konusu değil. Logo yapılırken sanırım bu durumlar göz ardı edilmiş. Ayrıca logonun her yerde büyük olarak gösterilmesinin de tamamen yanlış yönlendirme üzerine yönelik bir çalışma olduğunu düşünüyorum.
Sonuç olarak değişim doğru yerden başlamamış. Lansman toplantısında yapılan açıklamalarda tutarsızlıklar oldukça fazla. Bunu görmek için kahin olmaya gerek yok. Sadece ülkenin marka ve ticaret hakkındaki güncel durumunu bilmek yeterli. Logo değiştirmek algıyı değişmez. Bu sadece bizim ülke sınırlarımızda kendi kendimizi avutmamızdan öte gidecek bir durum olmayacaktır. Burada ülke olarak logodan önce “Yumuşak Güç”lere önem vermek daha akıllıca olabilir. Çünkü algıdan geçişleri çok hızlı ve ülke algısına da katkıları oldukça yüksek.
——————————————————————————————————————————————————————-
Yeni Ticaret Logosu Hakkında
Logo’da Türklerin tarihte kilim, halı, el sanatları, mimari gibi alanlarda kullandıkları kültürel motiflerden esinlenilmiş ve onlara çağdaş anlamlar yüklenmiş. Buna göre logoyu oluşturan 8 motif; yükselişi, sinerjiyi, dünyayı, buluşmayı, doğu ve batıyı, inovasyonu, birlikteliği ve harmoniyi simgeliyor.
Logodaki diğer motiflerinde anlamları sırayla şu şekilde;
Büyüme: Ülkenin kesintisiz devam eden kalkınmasının mesajını veriyor.
Sinerji: Birlikte çalışma yeteneğini sergiliyor.
Dünya: Türkiye’nin dünyadaki konumunu güçlendirmesini anlatıyor.
Buluşma: Hem iki kıtanın hem de insanların Türkiye’de buluşmasını temsil ediyor.
Hem Doğulu Hem Batılı: Türkiye’nin iki yönlü olmasını sergiliyor.
İnovasyon: Yaratıcılığın ülkenin karakteristik özellikleri arasında yer aldığını gösteriyor.
Birliktelik: Ülkenin birliğini ve birlikte çalışma kabiliyetini belirtiyor.
Uyum: Türkiye’nin uyum sağlama özelliğini ifade ediyor.
Logonun karakteri oluşturulurken küfi yazı stili ve geleneksel kilimlerde yer alan eli belinde deseninden yararlanılmış. Logoda kullanılan renk Turkish Blue rengi. Turkish Blue rengine örnek logolar İstanbul Borsası ve Turquality logosu.
Saffron Brand Consultants Hakkında
İngiliz kökenli Uluslararası marka danışmanlık şirketi, Saffron Brand Consultants’in Madrid, Londra, İstanbul, Viyana ve Mumbai’de ofisleri bulunuyor. 2001 yılında kurulan şirket, kurumsal kimlik ve marka kişiliği oluşturma konusunda şirketlere, ülkelere ve kurumlara hizmet veriyor. Saffron, Turquality marka destek programının yanı sıra dünyada ve Türkiye’de; Zara, Louis Vuitton, Coca-Cola, Google, Turkcell, Digiturk, Vestel, Halkbank, Simit Sarayı, İpragaz ve daha pek çok firma ile birlikte çalışmış kurumsal kimlik yaratma ve konumlandırma çalışmaları yapmış ve yapıyor.
Bir yanıt yazın