2004’lü yıllarda hayatımızda yer almaya başlayan ve giderek baskınlığını arttıran sosyal medya, bugün sadece bir paylaşım aracı olmanın ötesinde yaşamımızı yönlendiren ve değiştiren bir etkiye sahip. Bunun yanında insanları psikolojik ve sosyolojik olarak etkilemesinin yanında toplumları, sistemleri ve kültürleri değiştirme gücüne de sahip bir evrenden bahsediyoruz.
Paylaşma duygusu bugün yaşamımızın merkezinde yer alan ve yokluğunda birçok dijital hastalığın hayatımızda etkisini gördüğümüz detaylara sahip. Tüketicilerin kuşaktan bağımsız bir şekilde var olan güçlü bir adaptasyonundan bahsediyoruz. Münhasırlık ve kişiselleştirilmiş evren, tüketicilerin şu an sosyal medya evreninde aradıkları en özel detaylar arasında yer alıyor.
Bu gerçekleri bilmemizin yanında sosyal medyanın hem içerik hem veri hem de kullanıcı bazında yozlaşmaya başladığı da bir gerçek olarak tam karşımızda duruyor. Mecraların para kazanma ve hızlı büyüme üzerine kurulu agresif politikaları kanalları alışıla geldiğimizden çok daha öteye taşımış durumda.
Tam olarak burada size bir sorum var.
Hiçbir şekilde reklamların görünmediği, sizin uygulamada daha fazla kalmanızı temel amaç haline getirmeyen bir sosyal medya uygulaması hakkında ne düşünürsünüz?
O zaman sizi HalloApp ile tanıştıralım 🙂
HalloApp’in size vaadi tam olarak şu şekilde: Gerçek insanlar. Gerçek hayat. Gerçek özel. Tamamen reklamsız.
Aslına bakılırsa HalloApp, bir.ok sosyal medya ağ algoritmasının üzerine inşa edildiği Dunbar Sayısı yaklaşımını tam anlamıyla destekliyor. Dubar Sayısı, günümüzde insanın anlamlı bir şekilde yürütebileceği sosyal ilişki sayı sınırını yaklaşık 150 kişi ile sınırlı olduğunu belirten bir yaklaşım. Yani Dunbar Sayısı Instagram’da 3.000 takipçiniz olabilir ama sadece bunların 150 tanesi ile anlamlı bir ilişki içerisinde olacağınızı söylüyor. Bunun detaylarına başka bir yazıda gireceğiz. Şimdi konuya hızlıca devam edelim.
Tamamen gerçek bir ilişki sistematiğine odaklanan HalloApp, reklamsız ve özel bir sosyal ağ. Bu uygulama sizden sadece rehberinize erişmeyi istiyor. Bunun dışında birçok sosyal ağda yer alan gizlilik politikaları gibi politikalar bu uygulamada kabul ettirilmeye çalışılmıyor. Ayrıca HalloApp kullanıcılarının kişisel bilgilerini kullanmayacaklarına dair bir söz de veriyor. Uygulamada şu an sadece adres defterlerinizdeki kişilerle bağlantı kurulabiliyor. Uygulama bunun sebebini ise telefonu rehberinizde kayıtlı olan bir kişiye güvenmeniz şeklinde açıklıyor.
Reklam konusu sadece mecralar ile ilgili de değil. Markalarında son dönemlerde artan bir reklam talebi söz konusu. Sosyal medya evreninde kişisel reklamların yapılabilmesini de kolay hale getiren ara yüzlerin oluşturulmasıyla konu herkesin reklam verebilir konuma geçmesine sebep oldu. Bu durum bir anlamda mecraların kullanıcıların kontrolünden çıkmasına ve ekranlarının içerik çöplüğüne dönmesine sebep olmasına da yol açmakta. Bundan dolayı kullanıcılar doğru, nitelikli ve reklamsız içeriğe erişmek için belirli tutarları ödemeyi göze alıyor.
HalloApp’e tıpkı Netflix, Spotify gibi aylık bir ödeme planı şeklinde abonelik ücreti ödüyorsunuz. Şu an bu ücretlendirme 1 ila 5 dolar arasında değişiyor. Uygulama alışık olduğumuz çok kişiye ulaşma yaklaşımından ziyade daha sınırlı bir evrene ulaşmayı amaçlıyor. Bu arada uygulama içerisinde WhatsApp yaklaşımında gruplarda kurabiliyorsunuz. Bu gruplar şimdilik 50 kişi ile sınırlı.
Sosyal medya yaklaşımına yeni bir bakış açısı ve soluk getirecek gibi görünen HalloApp, bir anlamda sosyal medyanın en büyük problemi olan konulara çözüm sunmayı amaçlıyor. Bu girişimin WhatsApp’ta bir dönem Baş İşletme Sorumlusu olarak görev alan Neeraj Arora ve Michael Donohue tarafından hayata geçirildiğini de özellikle iletelim. Yani yaratıcılar bu ekosistemin içerisinde doğmuş kişiler.
HalloApp’in yaklaşımı şu an oldukça cezbedici görünmesine karşın yakın zamanda bazı yeni detayların sisteme ekleneceği görüşündeyim. Reklam ve veri politikalarında bu tutumu korudukları sürece de yakın dönemin önemli sosyal medya araçlarından bir tanesi olabilme potansiyeline sahip. Bu tarz uygulamalar da giderek popüler olacak gibi görünüyor. Unutmayın ki Türkiye internet evreninde reklam engelleyicilerin (Ad Block) en çok kullanıldığı ülkelerden bir tanesi.
Bu arada abonelikler konusunun yakında ciddi bir sorun haline dönüşeceğini ve bunun ortak platformlar aracılığı ile yönetilmesinin zorunlu hale geleceği de şimdiden söylenebilir.
Uygulama hakkında daha fazla bir inceleme isterseniz detayları aşağıdaki videodan izleyebilirsiniz.
Görsel Kaynaklar
Bir yanıt yazın