5 Kasım 2014 Çarşamba günü yasalaşan ve 1 Mayıs 2015’de yürürlüğe girecek “Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkındaki Kanun”, şirketlere dikkat etmesi gereken bir çok önemli yenilik getirdi. Artık eskisi gibi izin almadan e-posta veya sms gönderimlerine yasa nezlinde son veriliyor gibi görünüyor. (Görünüyor diyorum çünkü bu denetimlerinin halen ciddi düzeylerde yapılacağına ilişkin soru işaretlerim mevcut)
4 Sayfa ve 16 Madde’den oluşan ve Resmi Gazete’de yayımlanan kanunu detaylı olarak inceledim ve kritik olabilecek noktaları aşağıda şekilde özetlemeye çalıştım.
YENİ KANUN İLE NELER GELİYOR?
Kanun detayları şu şekilde;
Gönderilen e-posta ve sms’lerdeki bilgilerin, alıcıların kolayca ulaşabileceği bir şekilde konumlanması ve tanıtıcı bu bilgilerin güncel olması gerekiyor.
Ticari iletişimin ve bu iletişimin adına yapıldığı gerçek ya da tüzel kişinin açıkça belirlenebilir olmasını sağlayan bilgilerin sunulması gerekiyor.
Gönderilecek indirim ve hediye gibi promosyonlar ile promosyon amaçlı yarışma veya oyunların niteliklerinin açık ve net bir şekilde belirtilmesi gerekmekte. Ayrıca gönderilerde kampanya katılım ve faydalanma şartlarının da kolayca erişilebilir olması gerekiyor.
Ticari elektronik iletiler artık sadece önceden onayları alınan kişilere gönderim yapılabilecek. Bu onayın ise yazılı olarak veya her türlü elektronik iletişim aracıyla alınabileceğini belirtelim. Buradaki kritik nokta ise şirketlerin gerektiği zaman bu onayları kanıtlamakla yükümlü olmaları. Bundan dolayı alınan her onayın depolanması çok önemli bir konu. Bakanlık yetkilileri bunları talep ettiğinde ise ibraz edilmesi gerekiyor.
Tüketici kendisiyle iletişime geçilmesi için iletişim bilgilerini vermişse, temin edilen mal veya hizmetlere ilişkin değişiklik, kullanım ve bakıma yönelik ticari elektronik iletiler için ayrıca bir onay aranmayacak.
Gönderilecek olan iletilerin içeriği, alıcılardan alınan onaya uygun bir şekilde olması gerekmekte.. Yani onayı farklı bir konu için alıp onay alınan konu dışında farklı bir e-posta gönderimi söz konusu olamayacak. Onay alımı için gönderilen içeriklerde ise gönderimler için izin istenildiğine dair ibarenin açık ve net bir şekilde belirtilmesi gerekiyor. Gönderilecek izin metinlerinde ise izin bölümünün önceden otomatik olarak işaretlenmiş olmaması bir diğer kıstas.
Hizmet sağlayıcının tanınmasını sağlayan bilgilere -haberleşmenin türüne göre (erişilebilir durumda olunan bilgiler)- yer verilmesi gerekiyor.
Gönderilecek iletinin konusu, amacı ve başkası adına yapılması hâlinde kimin adına yapıldığına ilişkin bilgilere de yer açık ve net olarak yer verilmesi gerekmekte.
Alıcılar diledikleri zaman, hiçbir gerekçe belirtmeksizin ticari elektronik iletileri almayı reddedebilecek. Gönderilecek iletilerde mutlaka üyelikten çıkma, e-posta almak istemiyorum gibi kısımların olması zorunlu hale geliyor. Gelecek bu taleplerin ise üç gün içerisinde sonuca ulaştırılması gerekiyor.
Şirketler, kişisel verilerin saklanması ve güvenliğinden sorumlu duruma geliyor. Kişisel verilerin, onayı veren kişilerin izni olmadan üçüncü şahıs ve şirketlere paylaşılmayacağını da belirtelim. Örneğin bir kişinin bir şirkete e-posta alımı için verdiği onay sadece o şirket ve onay verdiği kapsam için geçerli oluyor.
Burada önemli bir kısım ise şu 14. Madde’de yer alıyor. Madde şöyle;
İşletmeciler tarafından, abone ve kullanıcıların iletişim bilgilerinin bir mal ya da hizmetin sağlanması sırasında, bu tür haberleşmenin yapılacağına dair bilgilendirilerek ve reddetme imkânı sağlanarak edinilmiş olması hâlinde, abone ve kullanıcılarla önceden izin alınmaksızın aynı veya benzer mal ya da hizmetlerle ilgili pazarlama, tanıtım, değişiklik ve bakım hizmetleri için haberleşme yapabilme imkanı sağlanıyor.
Yani buradaki söz konusu kişi şirketin müşterisi ise ve ona bu tür haberleşmenin yapılacağına dair bilgilendirilmesi de yapılmış ise bu durumda herhangi bir izin şartı aranmıyor. Buradaki kritik nokta ise gönderilecek iletinin müşterinin aldığı ürün ya da hizmet ile ilgili olması gerektiği. Örneğin bir araç kullanıcısı akü almış ise ona sadece almış olduğu ürün ve hizmet ile ilgili içerikler izin almadan gönderilebilecek.
PARA CEZALARI
Yeni kanunda belirtilen yükümlülüklerin yerine getirilmemesi haline ciddi para cezaları mevcut. Bu cezalar ise şöyle;
Bakanlıkça görevlendirilen yetkililere istenilen bilgi, belge ve defter ile elektronik kayıtları verilmemesi durumunda 2 bin Türk lirasından 5 bin Türk lirasına kadar idari para cezası,
Kampanya şartlarının açık şekilde belirtilmemesi, gönderilerde üyelikten çıkma gibi bölümlerin olmaması ve bu taleplere üç gün içinde cevap verilmemesi durumlarında 2 bin Türk lirasından, 15 bin Türk lirasına kadar idari para cezası,
Elektrik ticarette alınan sipariş onayının hemen müşteriye iletilmemesi, bu süreçte hatalar ile ilgili oluşabilecek durumlarda teknik alt yapı hizmetinin verilmemesi, gönderimi yapan gerçek veya tüzel kişilerin açık ve net bir şekilde belirtilmemesi, göndericinin iletişim bilgilerine açık bir şekilde verilmemesi ve iletinin konu, amacı ve başkası adına yapılması halinde kimin adına yapıldığının belirtilmemesi durumunda bin Türk lirasından, 10 bin Türk lirasına kadar para cezası,
Üçüncü maddedeki tüm yükümlülükler ile elektronik ticarette siparişin onaylanması ve ödeme bilgilerinin girilmesinden önce ödenecek toplam bedelin ve sözleşme şartlarının açıkça belirtilmemesi, izin alınmadan gönderim yapılması ve göndericinin bilgilerine açık bir şekilde yer verilmemesi durumunda bin Türk lirasından 5 bin Türk lirasına kadar idari para cezası verilebilecek.
Eğer bir e-posta izin alınmadan bir defada birden fazla kişiye gönderilirse 10 bin Türk lirasından 50 bin Türk lirasına kadar para cezası uygulanabilecek.
Sonuç olarak bakıldığından özellikle SMS, E-Posta ve e-ticaretteki bir çok iletişimin modeli yasa mevzuatlar ile belirlenmiş duruma geliyor. Bundan sonraki süreçte özellikle verilerin depolanması, izinlerin alınması, bunların hangi şartlarda isteneceği, bilgi şeffaflığı gibi konular kritik duruma geliyor.
Kanunu daha detaylı olarak buradan inceleyebilirsiniz.
Bir yanıt yazın